Welcome....

Her şey hakkında her şey.....
Yok Yok....
DUYURU : Yoğun bir döneme girdiğim için haftada bir veya iki yazı yazabiliyorum. Biane....

27 Ağustos 2012 Pazartesi

Kore Bağını Sağlamlaştıran Dizi : Düşlerimin Prensi

DÜŞLERİMİN PRENSİ


Benim için başka bir ilk olan Düşlerimin Prensi ile devam etmek istedim yazılarıma. Bu diziye TRT'de denk gelmiştim. 2008 Pekin Olimpiyatlarını herkes hatırlıyordur herhalde. İşte tam o zamandı. Sarayın Mücevheri yeni bitmişti. TRT Olimpiyatlara kadar kısa süreli bir dizi arayışında Düşlerimin Prensi'ni bulmuştu herhalde. (Öyle değilse de ben öyle yorum yaptım :)) Daha tarihi dizinin bitmesinin üzüntüsünü üzerimden atamamıştım :( Pazartesi olunca her zamanki saatte açtı televizyonu ve karşıma Düşlerimin Prensi çıktı. Aslında işime gelmişti çünkü o kadar da tarihi dizi sever biri değildim.(Tabii, bu şimdi her şey değişti ama bu başka bir yazı konusu. Lütfen konuyu dağıtmayalım...) Başladım izlemeye ki çok da hoşuma gitti. 
Bu kadar konuştuktan sonra "Biraz da dizi hakkında konuşsaydın!" diyenlerinizi duyuyorum. Tamam, tamam istediğinizi yapacağım. 


Konu

Chae Kyung orta sınıftan gelen normal bir lise öğrencisidir. Bir gün aynı liseye gittiği Velihat Prens ile evleneceğini öğrenir. İlk başta buna karşı gelir.(Kim olsa öyle yapmaz mıydı şimdi?) Ama ailesi borç içindedir ve evlenmezse geçimlerini sağlayamazlar. Bu yüzden evlenmeyi kabul eder. Evlendikten sonra sarayda yaşamaya başlar ve orada olan olaylara alışması gerekmektedir. Tüm o taht kavgasına ayak uydurabilir mi acaba?


Oyuncular
Yoon Eun Hye
Joo Ji Hoon
Kim Jeong Hoon
Song Ji Hyo
Im Ye Jin

Kang Nam Gil

Kim Suk Choi 
Sung Joon
Lee Yong Joo
Uhm Sung Mo


Başrolünde Yoon Eun Hye'nin olduğu bu diziyi pek hatırlayamıyorum desem şaşırır mıydınız? Yaa, ne yapabilirim. Bende çok etki bıraktığını söyleyebilirim evet ama üstünden 5 yıla yakın zaman geçti. Bu sürede insan neleri unutuyor. Lütfen sen nasıl Kore Fanısın gibi davranmayın. Elbette tam anlamıyla Kore Fanıyım. Ama o zamanlar daha o kadar değildim ama ne kadar kaldıysa yorumlarımla anlatacağım.


Chae Kyung; her Kore dizisinde gördüğümüz neşeli, arkadaş canlısı, etrafına mutluluk vermeye çalışan bir kızdır. Ailesi ile mutlu aynı zamanda okulda eteğinin altına bir de Eşortman(Lütfen bana nasıl yazıldığını öğretin önerilerde oturtman çıkıyor... Eşorfman mı Eşortman mı?)  giyen ve bu yüzden yetkililerden kaçan hayattan zevk alan bir kızdır. Ailesinin borçları için Velihat Prens'le gönülsüzce evlenir.



Shin; biraz (!) kibirli, ukala ve bencil biridir. Sadece kendi mutsuz olmakla kalmaz etrafındakilerinde mutsuz olmasına neden olan biridir. Chae Kyung ile aralarına hep buzdan duvarlar örerken zamanla Chae Kyung'a aşık olur! Beklenmedik olaylarda hazırdadır ama! (İşte merak ettiğiniz noktada kesiyorum. Hadi bir izleyinde gelin.)



Yul; velihat prensimizin kuzeni. Shin ile Chae Kyung evlendikten sonra ailevi nedenlerle İngiltere'den gelen Yul sarayda yalnızlık çeken Chae Kyung'a arkadaş olur. (Ah sadece arkadaş kalsan olmaz mıydı?) 



Ah kendimi tutamayacağım yok aklıma geldikçe o sahneler.... Klavyemde kaçacak şimdi ya olmaz olmaz izleyin önce sonra gelir okursunuz. Gumiho'nun 9 kuyruğu gibi benim de 9 Spoiler'ım kaçacak diye korkuyorum. Hadi ama bir koşu izleyin önce sonra gelin okuyun.



!!!Spoiler Alert!!!



Min Hyorin: Söylesene Romeo'nun ilk aşkı kimdi biliyor musun? Romeo'nun ilk aşkı Juliet değildi, Rosalin adında bir kızdı. Romeo, Rosalin adlı kızı çılgınlar gibi seviyordu. Ama bu sevgisi karşılıksızdı. Derken bir baloda Juliet'i gördü. Ve ona ilk bakışta aşık oldu. Diğer kızı da, Rosalin'i, anında unuttu. İnsanlar sadece Romeo'yla Juliet'in aşkını bilir. Rosalin'i bilen pek fazla kimse yoktur. Çünkü bu onların hikayesidir. Rosalin ise sadece bi figürandır. Romeonun ilk aşkı unutulur ve geçmişe gömülür. Romeo, senin aşkın da onunki gibi geçici miydi? Duyguların nasıl bu kadar değişebildi?

Shin: ...

Yani Min Hyorin'cim ne desin çocuk sen ilk onu reddederek kaybettin. Seviyordun madem baştan söyleyecektin bunu. Yok kariyerim falanda düşünmeyecektin ama değil mi? Haksız mıyım? Bu diziyi izleyip ben bu kıza çok üzüldüm der misiniz siz?


Bir de Shin ve Chae Kyung bir basın toplantısı yaparlar ya da canlı yayın mıydı? Neyse kız Boşanmak diye bir laf atar ortaya... Shin durumu düzeltmek için (yani ilk başta öyle düşünmüştüm.) kıza güzel şeyler söyler. Aradan zaman geçer kıza itiraf eder duygularını o basın toplantısındaki söylediklerim doğru diye... O sahnede gel benim içinde söyle onları demiştim. Halbuki kızın aklına Yul soktu tüm o lafları. Yul sen yok musun? Kızın aklına neler sokuyorsun böyle!! 



Ama son bölüm yok mu?? Hala arada bir açar son bölüme bakarım. Yani her ayrıntısını hatırlamasam da son bölümün hep hatırası oldu yani. Durun bi izleyeyim geleyim....
Geldim ah her izlediğimde ayrı mutlu oluyorum.

Asıl son bölümde üzen kısım Yul ve annesini koridorda yürüşü ve iç sesleri ile konuşması 
Yul'un annesi : Buraya bir daha gelemeyeceğiz değil mi?
Yul : Biz saraydan başka yerlerde de yaşamayı biliyoruz.
Yul'un annesi :  Hala rüzgar varsa hayat devam edecektir.
Yul : Acılı bir süreçti ama mutlu bitti. Bu da bana yeter.
Yaa ne kadar üzülmüştüm Yul'a ah ah! Ay, içim gitti.


Son bölümde nasıl da kabul etmişti Chae Kyung evlilik teklifini yani ilk izlediğimde yüreğim ağzıma gelmişti. Kabul etmedi zannetmiştim. Öyle zannetmeyen var mı ki? 


Chae-Kyung: Shin senden bir şey isteyebilir miyim?Shin: Evet..?Chae-Kyung: Gitmeden önce şu boynumdaki kolyemi çöz. Herhalde düğüm olmuş, çözemiyorum..Shin bir saniye duruyor. Kız daha ne istiyecek bakalım. :(-Çok bunaltıyor. Acele et. (Balli Balli)Gönülsüzce kolyeyi açmaya çalışıyor.Kolyeyi açınca tada tada tadam kızın boynunda ince bir kolyeye bağlı yüzükleri görüyor, şaşırmış ve çok mutlu bir ifadeyle başını kaldırıyor ve göz göze geliyorlar.Chae-Kyung: Sensiz de çok bunalacağım..Sarılıyorlar.İşte tam orada ben ne kadar sevinmiştim hatta evde bir sevinç dalgası yaşanmıştı. Annem, teyzem(o gün için özel olarak gelmişti :) sırf diziyi beraber bitirmiştik. Hatta evde börek falan vardı :)) ben şöyle bir sevinmiştik kavuştukları için. Hala tepkimizi hatırlıyorum. İyi ki evde kimse yoktu :)

!!!Spoiler Alert!!!



Spoiler kısmı bu kadardı. Hep mutlulukla hatılayacağım diziyi. Hatırlamışken OST olarak da ilk göz ağrım. Yeri hep ayrı yani. Arda diğer Kore şarkılarından sonra açar tekrar dinlerim. Shuffle yaptığımda da şarkıları sıklıkla karşılaşırım. Siz de eminim şimdi bu OST'u merak ettiniz değil mi? Bakın size bir tık'a indirdim.


Hadi benden bu kadar ne kadar daha konuşmak istesem de biraz da size bırakmam lazım sözü... Buyrun yorumlarınızı yazın bana :) Umarım yazımı beğenerek okumuşsunuzdur. Yorum bırakmadan gitmeyin ama :)


Tekrar görüşelim bir dahaki yazıda...
Shin Yoon Hee 


2 yorum:

  1. Coffee Prince'ten sonra Yoon Eun Hye'nin bütün yapımlarını izlemek ister oldum. Yıllardan beri arşivimde durur bu dizi ama bir türlü başlayamadım. O zaman tavsiyenle en yakın zamanda izlemeyi planlıyorum. :D
    Ellerine sağlık, çok güzel bir tanıtım olmuş. :D

    Bu arada yazmak istersen mimledim seni. :D
    http://hoi--hoi.blogspot.com/2012/08/mim-devam-etmesini-istediginiz.html?showComment=1346195552766#c4625781032784529216

    YanıtlaSil
  2. Kesinlikle harika bir diziydi.. Gecenin 4lerine kadar bilgisayardan açıp açıp izledim.. Shin çok sert ve kabaydı başlarda ama sonradan insanın kalbinde güzel bir yer alıyor.. Yul her zaman çok tatlıydı ama kız, arkadaşı olarak gördü ne yapalım :D .. Dizide beni hayal kırıklığına uğratan kısım son bölüm oldu.. İsterdim ki Shin kral olsun .. Ama izlemeye değer bir dizi

    YanıtlaSil